ABD, önümüzdeki yıl ciddi siyasi karışıklık riskiyle karşı karşıya olan ülkeler arasında yer alıyor. Bloomberg Economics tarafından yapılan bir analiz, eski ABD Başkanı Donald Trump’a yönelik suikast girişiminin ardından ülkenin ulusal ruh halini ortaya koyuyor. Analiz sonuçlarına göre, ABD’de iç karışıklık olasılığı düşük olsa da, dünya genelindeki 20 büyük ekonomi arasında en yüksek üçüncü sırada bulunuyor.
ABD, Kanada, Almanya ve Avustralya gibi demokrasilere oranla iki kat daha fazla şiddetli iç çatışma riski taşıyor. Bu risk, 6 Ocak 2021’de Capitol’e yapılan saldırının ardından daha da artmış durumda. ABD hükümetinin Siyasi İstikrarsızlık Görev Gücü tarafından geliştirilen metodoloji, iç karışıklık olasılığını ölçmeyi hedefliyor ve halk arasında yaygın huzursuzluk belirtilerini somut verilerle ifade etmeyi amaçlıyor.
ABD’de, demokratik kurumların zayıflama ihtimali ve toplumsal kutuplaşma şikayetlerinin artışı, "iç silahlı çatışma" riskini önemli ölçüde yükseltiyor.
Pop Kültür Etkisi:
ABD hükümetinin çöküşünü konu alan filmler, örneğin 2024 yapımı "İç Savaş" gibi yapımlar, bu huzursuz ruh haline katkıda bulunuyor.
Siyasi Söylemler:
Bir Ohio eyalet senatörü, "Ülkeyi kurtarmak için bir iç savaş gerekebilir" şeklindeki açıklamaları sonrası özür diledi.
Heritage Foundation lideri de ikinci bir Amerikan Devrimi’nin kan dökülmeden gerçekleşeceği şeklindeki söylemleriyle dikkat çekti.
Siyasi İstikrar Durumu:
Polity Score ve Kırılgan Devletler Endeksi gibi araçlar, bir ülkenin demokrasi, otokrasi veya arada kalan zayıf kurumlara sahip bir anokrasi olup olmadığını değerlendiriyor.
2020 yılına ilişkin analizler, ABD’yi anokrasi sınırında gösteriyordu.
Toplumsal Bölünmeler:
Sosyal gruplar ve siyasi kurumlar arasındaki ayrışma, ABD’nin Endonezya’ya daha yakın bir skora sahip olduğunu ortaya koyuyor.
ABD, şu ana kadar istikrarsız ülkelerde yaşanan en kötü ekonomik etkileri (örneğin yüksek borçlanma maliyetleri ve düşük yatırımlar) henüz hissetmemiştir. Ancak, siyasi şiddet artarsa ve kurumsal çöküş süreci devam ederse, bu durum hızla değişebilir. Amerikan ekonomisinin üstünlüğü ve doların rezerv para birimi statüsü garanti altında değildir. Colorado merkezli bir araştırma kuruluşunun direktörü Monty G. Marshall’a göre, ülkedeki siyasi retorik seviyesi, saygı eksikliği ve silahlara kolay erişim, iç çatışma riskini artırıyor.
ABD’de mevcut durum, halk arasında giderek artan bir güvensizlik duygusuyla doğrudan ilişkilidir. Bu güvensizlik, hızlı ve etkili iletişim ağları sayesinde hızla yayılma potansiyeline sahiptir.
ABD'deki siyasi karışıklık, ülkedeki kutuplaşmanın ve demokratik kurumların zayıflaması ihtimalinin artması nedeniyle genişliyor. 6 Ocak 2021’de Capitol’e yapılan saldırı, siyasi karışıklığı tetikleyen olaylardan biri olarak görülüyor. Ayrıca, halk arasında şiddetli iç çatışma riskinin arttığına dair endişeler, ABD hükümetinin Siyasi İstikrarsızlık Görev Gücü tarafından desteklenen analizlerle de doğrulanıyor. Toplumsal kutuplaşma ve pop kültürdeki militarize temalar, bu tür iç huzursuzluk olasılıklarını daha belirgin hale getiriyor.
ABD, Kanada, Almanya ve Avustralya gibi demokrasilere kıyasla iki kat daha fazla şiddetli iç çatışma riski taşıyor. Bu durum, Polity Score ve Kırılgan Devletler Endeksi gibi araçlarla yapılan analizlerde belirginleşiyor. 2020 yılı analizleri, ABD'yi anokrasi sınırında gösteriyor, yani otokrasi ve demokrasi arasında bir yerde konumlandırıyor. Sosyal gruplar arasındaki ayrışma ve silahlara kolay erişim gibi faktörler, bu riski daha da yükseltiyor.
2024 © Sansasyonel Gazete Think Positive