Arıyor..

TTYD Başkanı: Türkiye, Turizmde Stratejik Başarıya Ulaştı

İstanbul Turizm Fuarı – IFT 2025, 25,26 Eylül tarihlerinde İstanbul Yenikapı – Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde, Türkiye’nin turizm sektöründe yatırımcı gücünü temsil eden Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği’nin (TTYD) ortaklığında düzenlendi. Bu yıl üçüncüsü gerçekleşen fuar 15 bin turizm profesyoneline ulaşan, yeni iş birlikleri ve strateji bağlantıları için önemli bir platform haline geldi. Fuar süresince 17 ana başlıkta 70’in üzerinde ulusal ve uluslararası konuşmacı turizm sektörüyle ilgili görüşlerini paylaştı.   

TTYD Başkanı Oya Narin fuarın açılış konuşmasında Türkiye’nin turizm sektöründeki son yıllarda kazandığı başarılara, sahip olduğu avantajlara ve sektörde yaşanan finansman sorunlarına değinerek Türkiye turizmini yukarılara taşımak için hep beraber çalışılması gerektiğini belirtti. Oya Narin açılış konuşmasında şu açıklamalarda bulundu:

“Türkiye Rekabet Gücünü Ve Dayanıklılığını Net Olarak Ortaya Koyuyor”

“Türkiye, turizmde başarı hikâyesi yazan bir ülkedir. 2024 yılında turizm gelirimiz 61,1 milyar dolara ulaşarak tüm zamanların rekorunu kırdı. Toplam ziyaretçi sayısı ise 62,2 milyon oldu. 2025’te de bu ivme sürüyor. İlk çeyrek turizm geliri 9,45 milyar dolar, ikinci çeyrek de yaklaşık 16,1 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ülkemiz şu anda turizmde ilk dörtte yer alıyor. Bu tablo, dalgalı küresel konjonktüre rağmen ülkemizin rekabet gücünü ve dayanıklılığını net bir biçimde ortaya koyuyor. 

İstanbul ise kadim tarihi, doğal güzellikler, zengin gastronomisi, gelişmiş altyapısı, nitelikli konaklama ve yeme-içme tesisleri, hizmet standardı ve erişilebilirliğiyle dünyanın önde gelen destinasyonları arasındaki konumunu her geçen gün daha da güçlendiriyor. Hepimizin ortak emeği olan bu başarıyı dünyaya tanıtıyor, ülke ekonomimize katkıda bulunuyoruz. Dolayısıyla geldiğimiz noktada, sektörümüz geleceğe güvenle ilerlemeye devam ediyor.”

“’Türkiye Pahalı Bir Destinasyon’ Söylemi Gerçeği Yansıtmıyor”

Türkiye’nin deneyim çeşitliliği, yüksek kalite standartları, kültür-doğa-sağlık karması ve ulaşılabilirliğiyle son derece güçlü fiyat – kalite dengesi sunduğuna değinen Narin, rekabetin artık ‘ucuzluk’ yerine nitelik, özgün hikâye ve hizmet kalitesi üzerinden yapıldığını vurguladı. 

Narin ayrıca, ‘Türkiye’nin pahalı bir destinasyon’ söylemelerinin gerçeği yansıtmadığını ama Türkiye’nin artık ucuz bir ülke olmadığına dikkat çekerken bu gerçeği kabul edip organizasyonların ve hedeflerin buna göre planlanması gerektiğinin altını çizdi. 

“İç Turizmdeki Başarı En Önemli Avantajlarımızdan Biri”

Türkiye’nin dış turizmde yakaladığı başarı ve yukarı yönlü ivmenin iç turizmde de devam ettiğini söyleyen Oya Narin konuşmasına şöyle devam etti:

“2025’in ilk çeyreğinde yurt içi seyahat harcamaları 1,8 milyar dolara ulaştı. Bu göstergeler, iç pazarın sektörümüz için bir istikrar çıpası ve bölgesel kalkınma aracı olduğunu teyit ediyor. Turizmdeki önemli avantajlarımızdan biri bu. Rakiplerimizin böyle bir imkânı yok, İspanya ve İtalya’nın dışında özellikle Arap ülkelerinde başlayan yeni turizm hamlesinin içerisinde böyle bir kapasite yoktur. Dolayısıyla tamamen dışa bağımlı bir turizm de özellikle sürdürülebilirlik ve yatırımın geri dönüşü açısından bir sıkıntıdır. Bu avantajımızı büyüterek kullanmamız gerekiyor.

Turizmin üç tane paydaşı vardır; devletimiz, misafirlerimiz ve bizler. Bizler elimizden geleni yaptık ve turizmi bu noktalara getirdik. Devletimiz rakamlarımızdan ve performansımızdan memnun, misafirlerimiz verdiğimiz hizmetten memnun, bizler de memnun muyuz? Memnuniyetsizliğimiz var ise buna ilişkin ihtiyaçlarımızı ortaya koymamız lazım. Çünkü artık uluslararası rekabette yeni yaklaşımlara ihtiyacımız var. Bu yaklaşımların gerekliliğini ortaya koyup, tartışmaya açmak ve ülkemizi daha yukarılara taşımak için hep birlikte çalışmalıyız.

Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği olarak, işin ticaretini geliştirirken böyle değerli projelerde, aynı zamanda Turizm Yatırım Forumu gibi forumlarda yatırımın geri dönüşü ve yatırım ortamıyla ilgili dernek olarak çalışmaya devam ediyoruz.”

Başkanlar Oturumu’nda Türkiye Turizmi Değerlendirildi

Fuar kapsamında, düzenlenen oturumlardan biri de “Başkanlar Oturumu” oldu. Gazeteci Hakan Güldağ’ın moderatörlüğünde gerçekleşen oturuma katılan Oya Narin ve TÜROB Yönetim Kurulu Başkanı Müberra Eresin, Türkiye turizminin bugününe ve geleceğine yönelik görüşlerini aktardı.

Başkanlar Oturumu’nda son yılın kolay olmadığını ama Türkiye’nin iyi bir ivme yakaladığını anlatan Oya Narin, turizmde yaşanan finansal sıkıntılara vurgu yaptı. Narin oturumda şu mesajları verdi: 

“2025 kolay bir yıl olmadı ama buna rağmen genel trendimiz yukarı yönlü. Türkiye’nin turizm performansı iyi bir ivme yakaladı. Ancak bu büyümenin alt kırılımlara bakınca konaklama tarafında sıkıntıların devam ettiğini görüyoruz. Seyahat ve ulaşım gelirleri büyürken, konaklama aynı ölçüde büyüyemiyor. İstihdam giderleri sektörümüzde toplam maliyetlerin yüzde 38–40’ı iken bugün yüzde 50’lere çıktı. Bu da karlılığı aşağı çekiyor. Yeni bir bakış açısı ve finansman modellerine ihtiyacımız var. Bu yıl bu adımlar atılamadı. Oysa her yıl 2 milyon yatağın yaklaşık 200 bininin yenilenmesi gerekiyor. Ancak finansman imkânları yetersiz olduğu için bu gerçekleşmiyor.

“Türkiye’nin Dünya Turizminden Aldığı Pay Artmalı”

Türkiye turizminin geleceği için üçüncü turizm hamlesine ve yeni bir büyüme hikayesine ihtiyaç var. Ülkemizin özellikle dünya turizminden aldığı payı artırması gerekiyor. Bunun için de devletin, yatırımcıların ve finans sisteminin birlikte yeni bir plan ortaya koyması şart. Bankacılık sistemi, uygun finansman ve işletme sermayesi desteği sağlarsa sektör fiyatlarını yukarı çekebilir. Aksi halde kaynak sıkıntısından dolayı fiyatlarımız baskı altında kalıyor. Ayrıca 2 milyon yatağın bir kısmını rezidansa dönüştürerek kaynak yaratmak mümkün. Üçüncü turizm hamlesini başlatmazsak, Suudi Arabistan, Yunanistan, Mısır ve Dubai gibi ülkelerin atağı karşısında rekabet avantajımız zayıflar. 

Ayrıca insan kaynağı sorunumuz da var. Turizm eğitimi alan gençler sektörde kalmıyor çünkü 12 ay iş ve istikrarlı gelir sağlayamıyoruz. Bu konuyu da çözmemiz gerekiyor.“

“Farklı Turizm Şekillerine Gitmeliyiz”

Turizm sektöründe rakamların yükselmesi için devletin, belediyelerin ve halkın oluşturduğu yapı taşlarının yerinde olduğunu, geriye finansman sorununun kaldığını belirten Narin, yeni yatırımların yapılması için yeni finansman modelleri geliştirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Narin konuşmasına şöyle devam etti:

“Devlet mekanizmaları turizme açık, belediyelerimiz de turizme açık, halkımız da açık. Burada yapı taşlarının hepsi yerinde. Geriye kalan tek bir konu var o da finansman. Biz bu konudaki potansiyeli ve iştahı görüyoruz. Tabii uluslararası konjonktürde birçok olay meydana geliyor ve bunlara sektörün yapabileceği hiçbir şey yok. Yatırımcı çekiliyor, bankacı çekiliyor. Aslında çekilmemek gerekiyor. Bu noktada Türkiye turizm sektörü olarak sermaye yatırımı ve öz kaynak yatırımı ortaya koymak gerekiyor. Türkiye’nin yapması gereken şey finansman modelleri geliştirmek. Bununla birlikte, dünya turizm arenasındaki başarımızı yeni bir turizm planıyla daha yukarılara taşımamız lazım. Örneğin, Dubai. %80-90 doluluk elde ediyor Temmuz sıcağında hem de. Ne yapıyorlar, havuzları soğutuyorlar. Bizim de bunu yapabilmemiz lazım.  Katma değer yaratmamız lazım, farklı turizm şekillerine gitmemiz lazım. Nasıl yapacağız peki, yeni yatırımlarla.”

"Büyümeden Geri Kalmamamız Lazım"

Oya Narin konuşmasında, küresel turizmdeki büyümenin Türkiye için önemli bir fırsat olduğuna değindi ve “Dünya turizmi daha da büyüyecek. Bizim bu büyümeden geri kalmamamız lazım. Turizmde çeşitlilik yaratmamız lazım. Yeni rakiplerimiz olacak ama hiçbiri bizim tam rakibimiz olamaz. Hiçbirinin bizim gibi kültürü, doğası ve insan kaynağı yok. İspanya ve İtalya’da da insan kaynağında sıkıntı olduğunu oralara gittiğinizde serviste orta yaşlı insanları gördüğünüzde anlıyorsunuz. Ama bizim genç nüfus avantajımız hala var. Kamu ve STK’lar olarak yeni bir model oluşturmamız lazım” ifadelerini kullandı.

Oya Narin Kimdir?

1964 yılında İstanbul’da doğan Oya Narin, 1982’de St. Michel Lisesi’nden mezun oldu. Eğitimine İsviçre’de devam ederek, Hotel Ecolieré Lausanne’ı bitirdi. Öğrenim hayatının sonunda İsviçre ve USA’de çeşitli otellerde çalıştı. Türkiye’deki kariyerine 1986 yılında başlayan Narin, Narin Pazarlama İhr. İth A.Ş.’de başladı. 1989 yılında İhracat Sorumlusu oldu. Aynı zamanda Narin tekstil A.Ş. ve Marmaris Martı Otel İşletmeleri A.Ş.’de Yönetim Kurulu Üyeliği, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı, Koordinatör üye gibi çeşitli görevleri de üstlendi. 

Oya Narin halen, Martı Otel İşletmeleri A.Ş. Yönetim kurulu Başkanı, Martı GYO Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi, Lila Müzik Yapım A.Ş. Yönetim kurulu Başkanı, TOHUM-Türkiye Otizm Erken Tanı ve Eğitim Vakfı Kurucu Üye ve Yönetim Kurulu Üyesi gibi görevleri de yürütüyor. İki çocuk annesi olan Narin İngilizce ve Fransızca konuşuyor. 

Oya Narin’in üyesi olduğu vakıf ve dernekler;

TTYD (Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği) Başkan

TGA (Türkiye Turizm ve Geliştirme Ajansı) Danışma Kurulu üyesi

DEİK-Denetim Kurulu Üyesi

TUROB (Turistlik Otelciler ve İşletmeciler Birliği) Üyesi

TOBB Kadın Girişimciler Kurulu İcra Kurulu Üyesi

TUGEV (Turizm Geliştirme ve Eğitim Vakfı) Yönetim Kurulu Üyesi

TUSİAD Üyesi

TİKAD Üyesi

GETOB (Güney Ege Turistlik Otelciler Birliği) Üyesi

KETAV (Kemer Yöresi Tanıtım Vakfı) Üyesi

KAGİDER (Türkiye Kadın Girişimciler Derneği) Üyesi 

SCAL İstanbul Üyesi